2 Ocak 2014 Perşembe

Materilizasyon (Bedenlenme)



Materilizasyon, yoktan canlı veya cansız madde var etme olarak yanlış anlamda lanse edilmiştir. Çünkü görünürde olmayan bir nesneyi veya canlı bir organizmayı aniden ancak geçici bir süre için var eden medyum, bu fenomeni kendi enerjisiyle meydana getirmiştir. Ortaya çıkan “sihir” kendi yaratımıdır. Meydana gelen maddeye parapsikologlar ektoplazma ismini uygun görmüşlerdir. Ektoplazmik görüntüler birkaç saniye ile birkaç saat arasında gözlemlenebilirler. 

Materilizasyon deyince, bu konuda en yetenekli olarak ün salan Napolili bayan Eusapia Palladino (1854-1918) akla gelir. Sıra dışı kabiliyeti İngiltere, Fransa, ABD, Almanya devletlerinden bilim adamlarının dikkatini çekti ve ilgi odağı haline getirdi. Sıradan, köyde yaşam süren mütevazi bir kadınken üne kavuşan Eusapia, yetenekleriyle en kuşkucu eleştirmenlerin beyinlerini dahi kurcalayıp durdu. İtalyan kadının seanslarına tanık olanlar, görünür bir sebep olmadan duvar ve eşyalara vurulduğunu, nesnelerin havalandığını, el ve ayak gibi çeşitli uzuvların görünüp kaybolduğunu ve kendilerine dokunulduğunu anlatırlar. Zaman ilerledikçe, Eusapia’dan sürekli olarak talep edilen seanslar onu yordu, böylece gerçek yeteneklerinin yanı sıra bazı hilelere başvurmasına neden oldu. Dr. Hodgson’un incelemeleri, onun bazı hilelerini ortaya seren argümanlar verdi. Diğer taraftan Hiereward Carrington’un bulunduğu en büyük kritiklerden oluşan komisyon 11 seans inceledi ve Dr. Hodgson’un düşünceleriyle bağdaşmayan sonuçlara varıldı. Proceedings of the Society for Psychical Research’te çıkan rapora sonrası spritüalizmin en büyük karşıtlarından olan Frank Podmor, spritüel tarihin belki de ilk gerçek delilleriyle karşı karşıya olduklarını itiraf etmekte kalmıştı. Eusapia’nın ölümünden sonra ünlü yazar Arthur Conan Doyle, kendisi ile ilgili şöyle demiştir: “Şunu kesinlikle söyleyebiliriz ki, kendine has, özel bir fenomen olan Palladino, spritüel tarihin gelmiş geçmiş en büyük medyumuydu.”
Materilizasyon fenomeni karşısında parapsikoloji literatürüne adını yazdırmış olan diğer iki önemli yetenek, Avusturya’lı Willi ve Rudi Schneider kardeşlerdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder